İsrail 50 Bin Askerle, Bir Lübnan Köyünü Bile İşgal Edemedi

Rasthaber – İsrail güvenlik ve medya kaynakları, ciddi can kaybına, 50
bin askerin katılımına ve bir buçuk aylık çabaya rağmen İsrail rejiminin tek
bir Lübnan köyünü bile işgal edemediği konusunda hemfikir.
ABD, NATO ve bazı Arap ülkelerinin tam desteğiyle sahada
bulunan İsrail apartheid rejimi, en iyi ekipmanlara, lojistik ve istihbarat
desteğine erişime sahip. Tüm bu ekipmanlara ve yıkım için yapılan büyük
yatırımlara rağmen, ayrıca İsrail askerlerinin Güney Lübnan sınır bölgelerinde
yoğun bir şekilde bulunmasına rağmen – bu rejimin kendine hiçbir ahlaki sınır
koymamasına rağmen – İsrail için Güney Lübnan’da ilerlemek imkânsız hale geldi.
İsrail rejiminin kuzey cephesindeki “ordu ve kabinenin
zayıf performansı”nı sert bir şekilde eleştiren ve “yıpratıcı bir
savaşa saplanma” başlığı altında bir makale yazan İsrail gazetesi Yedioth
Ahronoth’ta yazar ve askeri uzman Yosi Yehuşe, bir üst düzey ordu yetkilisinden
alıntı yaparak şunları yazdı: “İsrail ordusu, güvenliği kuzeydeki yerleşim
yerlerine geri döndürmek için Lübnan’a kara saldırısı başlattı, ancak bu
gerçekten gerçekleşti mi?”
İsrail ordusunun aynı yetkilisinden alıntı yapan Siyonist
yazar, “İsrail ordusunun haftalar süren çabalarına rağmen Güney Lübnan’da
tek bir köyü bile işgal edemediğini” vurgulayarak şöyle yazdı:
“İsrail ya ateşkesi kabul etmeli ya da yıpratıcı savaşa devam ederek bir
güvenlik şeridi oluşturmak zorunda kalacak ki kuzeydeki yerleşim yerlerinden
göç edenler geri dönebilsin… Ancak sahadaki gerçekler İsrail’in
beklentilerinin aksini gösteriyor ve bir aylık kara çatışmasından sonra 5
İsrail ordusu tümeni ve bir yedek tugayının Güney Lübnan’da ilerlemeyi ve
konuşlanmayı başaramadığını ortaya koyuyor. 50 bin İsrailli askerden
bahsediyoruz; yani 2006 savaşına katılan asker sayısının üç katı.”
İsrail Neden Felç Oldu?
Yedioth Ahronoth’un haberine göre, İsrail ordusunun sahip
olduğu ateş gücü ve kara kuvvetlerini desteklemek için yoğun hava gücü
kullanılmasına rağmen, Güney Lübnan’da ilerleyemiyor. Bu acizliğin ve
başarısızlığın nedeni, Hizbullah tarafından benimsenen akıllı saha taktiklerine
dayanıyor. Bu taktikler, çeşitli savunma hatlarında çatışmaların seyrini
izlemeyi içeriyor. Yani, İsrail ordusunun askerlerini, zırhlı araçlarını ve tanklarını
hassasiyetle hedef alan çeşitli füzelerle donatılmış sabit ve hareketli hatları
barındırıyor.
Yedioth Ahronoth’un yazdığına göre: “Hizbullah ayrıca
gizlenme tekniğini kullanıyor; çünkü İsrail ordusu genellikle İsrail güçlerini
gafil avlayan ateş kaynaklarını tespit edemiyor ve Hizbullah güçleri sürekli
olarak İsrail askerlerini gafil avlıyor. İsrail ordusunun Lübnan’a
ilerleyememesinin nedeni, Hizbullah güçlerinin kesin bir haritasını çıkarmakta
yaşanan zorluktur. Çünkü dediğimiz gibi, İsrail askerleri her ilerlemede
Hizbullah’ın yoğun ateşiyle karşılaşıyor ve tehlikeyi artıran şey ise
Hizbullah’ın karşı koyulamayan küçük insansız hava araçları.”
İsrail’i Yenmek İçin Hangi Yöntemler Kullanıldı?
1978’den beri Lübnan dosyalarından sorumlu olan ve eski
İsrail Başbakanı Yitzhak Rabin’in danışmanı da olan İsrail ordusu yedek albayı
ve istihbarat subayı Jack Neria, Yedioth Ahronoth gazetesine verdiği bir
röportajda şunları söyledi: “Hizbullah güçleri, onları hazırladıkları
pusulara çekmek ve sonra onları yok etmek için önce İsrail ordusu askerlerinin
ilerlemesine izin veriyor… Bu, özellikle Golani Tugayı ve diğer komando
güçleri gibi seçkin İsrail güçleri için en kötü senaryodur. İsrail ordusunun
Lübnan’da herhangi bir kara harekatı yapmasının bedeli, İsrail güçleri için can
kaybı açısından, 1940’ların sonlarından bugüne kadar olan savaşlarda İsrail
ordusunun toplam kayıplarından bile daha fazla olacaktır. Bu nedenle, İsrail
ordusu Lübnan’da ilerlerse, askeri bir ikilemle karşı karşıya kalacak ve çok
korkunç bir senaryoyla karşılaşacaktır.”
Öte yandan, İsrail ordusunun yedek tümgeneral rütbesindeki
iç güvenlik uzmanı Kobi Marom da İsrail’in Kanal 12 televizyon kanalına yaptığı
açıklamada, “İsrail, Hizbullah’ı asla dağıtamaz veya yenemez. İsrail’in
bunu yapacak gücü yok.” dedi. Bundan sonra, Walla’nın analisti, Hayfa
Belediye Başkanı Yona Yahav’dan alıntı yaparak şunları yazdı:
“Hizbullah’ın genel olarak ve Nasrallah’ın özel olarak yaptığı tehditleri
ciddiye aldım.”
Hizbullah’ın Ağır Saldırıları Devam Ediyor
Dün İsrail medyası, Hizbullah’ın cumartesi sabahı Tel Aviv
ve çevresini füzeyle hedef aldığını ve Hizbullah füzelerinin işgal altındaki
topraklardaki el-Tira kasabasına isabet etmesi sonucu 19 İsrailli’nin
yaralandığını duyurdu. Hizbullah dün sabah da, Tel Aviv yakınlarındaki 8200
sayılı Askeri İstihbarat Birimi’ne bağlı Gilyot üssünü füzeyle vurduğunu
açıkladı. Ayrıca, medya kaynakları, Hizbullah’ın Kuzey İsrail’deki Nahariya ve
Hayfa Körfezi’ndeki bazı bölgelere ağır insansız hava aracı ve füze saldırıları
düzenlediğini bildirdi. İsrail medyası da, bir insansız hava aracının
“Vadi Yezreel” bölgesindeki bir hedefe isabet ettiğini bildirdi.
İsrail ordusu radyosu da, bu saldırı dalgasında Lübnan’dan Hayfa Körfezi ve
el-Celil bölgesine 10 füze atıldığını bildirdi. Hayfa’daki iki Zofulun
Balmakhim üssü, Hizbullah’ın saldırılarının hedefi oldu. Hava saldırılarıyla eş
zamanlı olarak, el-Meyadin’in Güney Lübnan’daki muhabiri, İsrail ordusunun
el-Hıyam kasabasının doğusuna 2 gün boyunca saldıran ekibi, ilerleyemeyince
bölgeden çıkardığını bildirdi.